Anadolu Rock Bukalemun

Bazen iki farklı müzik türü renklerini birbirlerine ödünç verir ve bu değiş tokuştan yepyeni ifade biçimleri, eşsiz bir tayf ortaya çıkar. 14 Mayıs akşamı İş Kuleleri Salonu’nda tanık olduğumuz Anadolu Rock Bukalemun başlıklı konser, işte insanda tam da böyle sözler yazma isteği uyandıran coşkuda bir konserdi.

24. sezon boyunca birçok sıra dışı projeyi konuk eden İş Sanat sahnesi, sezonun bitimine yaklaşırken tüm dinleyicilerini ezber bozan bir müzik ziyafeti ile ağırladı. Ülkemizin en başarılı çellistlerinden Çağ Erçağ’ın üstün yorumculuğu, rock müziğin önde gelen gitaristlerinden Nurkan Renda’nın derin bilgi birikimi ve hâkimiyeti, şef Hakan Şensoy yönetimindeki Milli Reasürans Oda Orkestrası’nın başarılı yorumlarıyla birleşti. Klasik müzik ve rock müziğin Hakan Şensoy’un düzenlemeleriyle iç içe geçtiği projede ortak hafızamızın en sevilen eserleri yepyeni düzenlemelerle yorumlandı.

Anadolu Rock “Bukalemun” projesi, temelleri 2016’da atılan bir fikirden doğmuş. Orkestra şefi Hakan Şensoy, her eser öncesinde detaylı bilgiler paylaştığı gecede sözlerine bu bilgiyle başladı. Şensoy’un “Yerinizde huzurla oturabileceğiniz bir konser değil, lütfen bize katılın, istediğiniz yerde alkışlayın” sözleriyle sunduğu konserde, ilk olarak Orhan Gencebay’ın Hatasız Kul Olmaz bestesini bambaşka bir yorumla dinledik. Heavy metal solo ve Dügâh makamında oyun havasını birleştiren bir düzenlemeyle dinlediğimiz ilk performansın ardından Cem Karaca yorumuyla tanıdığımız Resimdeki Gözyaşları, Özdemir Erdoğan bestesi Gurbet, Özer Şenay bestesi Erkin Koray klasiği Arap Saçı’nın sıradışı yorumlarına kulak verdik.

Çağ Erçağ’ın çelloya olan hakimiyeti öyle bir düzeyde ki çellosu da sanki tek başına bir bukalemun gibi başka renklere, bambaşka müzik türleri ve geleneklere ait enstrümanların kimliğine büründü. Gecenin tanıkları olarak Erçağ’ın çellosundan kimi zaman Anadolu müziğinden bir çalgının, kimi zamansa bir elektro gitarın seslerini duyduğumuza yemin edebiliriz. Gecenin diğer solisti Nurkan Renda’nın rock müzikteki engin bilgisi ve uzun yıllar boyu icra ettiği ustalık dolu yorumlarını İş Sanat’ta dinlemekse bambaşka bir keyifti.

Kendi topraklarımızın müziklerinin yanı sıra, (konser bitiminde bis için bir kez daha yorumlanan) enfes bir Bohemian Rhapsody (Queen) yorumuna da tanık olduk. Ünlü’den Estarabim ve Namus Belası’nın ardından Lübnanlı müzisyen Samir Yazbek bestesi, Erkin Koray klasiği Fesupanallah (Orijinal ismiyle Weli Weli Men Hobboub Weli) içinde Fesupanallah temasıyla yazılmış bir füg barındırmasıyla bir kez daha geceye sürprizli tınılar kattı.

Müziğin farklı renklerinin iç içe geçtiği konserde, şef Hakan Şensoy’un yönetimindeki Milli Reasürans Oda Orkestrası, çelloda Çağ Erçağ ve gitarda Nurkan Renda’ya, Uğur Gülbaharlı (tuşlu çalgılar), Levent Candaş (bas gitar) ve Emre Günay (davul) eşlik etti. Gecede jübile konserini yaptığını öğrendiğimiz bas gitarist Levent Candaş da, izleyiciden yoğun alkışlar aldı. Bu şaşırtıcı performanslarla dolu gecenin bis parçası da aynı sürpriz etkisini birkaç katına çıkaran, Mark Ronson ve Bruno Mars işbirliği Uptown Funk oldu. Tek bis performansıyla da yetinmeyen dinleyicinin kesilmeyen alkışları sonrasında gece ikinci kez icra edilen Bohemian Rhapsody ile noktalandı.

Senfonik müziği rock müzikle buluşturan, ortak hafızamızın en sevilen şarkılarını zengin ve sürprizlerle dolu yorumlarla sunan bu çok renkli konseri kaçıranlar, İş Sanat’ın sosyal medya hesabını ve YouTube kanalını takip ederek konserden bölümlere kulak verebilirler.