İş Sanat’ta 24. sezonun hep birlikte eğlendiğimiz, duygulandığımız ve yer yer de şaşırdığımız konseri Hep Barabar, hem kulaklarımızın pasını sildi hem de sahnenin tozunu dumana kattı.
‘Barabar’ ve Solo Türküler
“Doğru zaman, doğru konser” diye bir şey varsa, bu hiç şüphesiz İş Sanat’ın 24. sezonundaki en kendine has konserlerden Hep Barabar için söylenebilir. Belki baharın gelişi, İstanbul’un vazgeçilmezlerinden erguvanların, mor salkımların yüzünü birer bire göstermeye başlayışı, belki bir seçim sürecini daha geride bırakmış olmanın hafifliği… Tüm bunlar Serkan Keskin, Taner Ölmez, Fırat İkisivri, Caner Malkoç, Cihan Tanrıverdi, Özgür Taş, Serkan Polat, Sibel Altan‘dan oluşan Barabar ve Demet Evgar’ın kabına sığmayan enerjisiyle birleşti, bizi pozitif duygular fırtınasına dönüşen bir geceyle baş başa bıraktı.
Müzisyenler, oyuncu-müzisyenler, türküler, hem ritim hem türküler tutturan sürprizli vokaller, oyunculuktan gelen nüktedanlığın sahne atışmalarına dönüştüğü küçük diyaloglar ve tarifsiz enerjisiyle ışıl ışıl konuk Demet Evgar… Oyunculuk kariyerleri ile uzun zamandır tanıdığımız iki isimle öne çıkan, Taner Ölmez’in solisti olduğu ve Serkan Keskin’in bas gitarını konuşturduğu Barabar grubu, bilenlerin çok iyi bildiği, sevenlerin sadakatle bağlı olduğu bir grup. Günün birinde Whatsapp gruplarına verdikleri ismi sahneye taşımışlar; türkülere getirdikleri taptaze yorumlara, doğaçlama gelişen şarkı arası diyaloglarına ve sahnedeki rahatlıklarına bu isim çok da yakışmış.
Konsere Feridem yorumuyla başlayan grup, performanslarına Köprüden Geçti Gelin, Oy Tabip, bol bol alkış aldıkları Nasip Olur Amasya’ya Varırsan, Yürüyorum Dikenlerin Üstünde, saksafon ve gitar sololarının çok yakıştığı Adıyaman türküsü Altın Yüzüğüm Kırıldı, Lingo Lingo Şişeler, Haydar Haydar, Aman Of ve Saray Yolu ile devam etti. Anadolu’nun zengin melodileriyle yaptığımız bu yolculuk, ardından Demet Evgar’ın sahne almasıyla bizi komşu ülkelerin seslerine, melodilerine taşıdı. İlk olarak Farsça sözlü bir şarkı seslendiren Demet Evgar, geceye Taner Ölmez ve tüm grubun vokalleri eşliğinde enfes bir Ederlezi yorumu armağan etti. Mehmet Güreli’nin zarif bestesi Uçurtma’yı ise Serkan Keskin’le birlikte seslendirerek herkesi performanslarına hayran bıraktılar. Demet Evgar’ın Barabar ile birlikte son performansı ise benim de en sevdiğim (ve ne kadar neşeli yorumlanırsa yorumlansın beni duygulandıran) türkülerden Yağmur Yağar Taş Üstüne oldu.
Demet Evgar alkış yağmurlarıyla uğurlandıktan ve Serkan Keskin’le Taner Ölmez, birlikte Muhabbet Bağında (Bir Derdim Var Bin Dermana Değişmem) türküsünü yorumladıktan sonra gecenin bir başka sürprizi gerçekleşti. O ana kadar djembe ve conga gibi vurmalı çalgılarda ve geri vokalde, sahnenin arka tarafından dinlediğimiz Serkan Polat, sahnenin önüne adım atarak sadece piyano ve klarnet eşliğinde bir Kendim Ettim Kendim Buldum performansı gerçekleştirdi. Bu vurucu yorumu, Serkan Polat’ın “beraber söyler miyiz?” diye sorması üzerine, İş Sanat dinleyicisinin provasız ve hatasız nakarat eşliğiyle icra edilen coşkulu bir Ellerim Bomboş performansı izledi. Serkan Polat’ın ses renginin ve geniş ses aralığının ötesine uzanan, tarzına uysun uymasın, herkese kendini ifade etme duygusu aşılayan içten bir yorumlama gücü var. Bir salon dolusu insanın tüm doğallığıyla, ‘hep barabar’ aynı şarkıyı söylediği bu an, konserin sonuna dek sürdü ve tüm performanslara eşlik etti.
Özdemir Erdoğan bestesi Gurbet ve Bahçe Duvarından Aştım gibi performansların ardından izleyicilerin “bissiz” bırakmadığı grup, Demet Evgar’la birlikte yeniden sahne alarak Lingo Lingo Şişeler’i bir kez de birlikte seslendirdiler. Grubun YouTube videolarından birine dinleyicilerden birisi “herkesin hayatta bir kez Barabar konseri dinlemesi gerektiğini” yazmış. Çok isabetli bularak ödünç aldığım bu yoruma ve bana ilk kez Barabar dinleme fırsatı veren İş Sanat’a birer teşekkür borçluyum.